Antik Likya Yolu rotası, dünyanın en gözde trekking rotalarından birisi. İngiltere’nin prestijli haftalık yayınlarından Sunday Times, Likya Yolu’nu dünyanın en güzel yürüyüş yollarından biri olarak seçmiş.
Toros Dağları’nın zengin fauna ve florası eşliğinde, kızıl çam ormanlarının denize paralel uzandığı yol güzergahı boyunca karşınıza çıkan antik yerleşim yerleri, köyleri ve nefis manzarası pek bir etkileyici.
Anadolu’nun en eski uygarlıklarından biri olan Likya, Fethiye ile Antalya Körfezi arasında uzanan ve şimdilerde Teke Yarımadası olarak anılan bölgede kurulmuştu. Likya Yolu ise, tarihsel kaynaklarda antik Likya’nın sınırları içindeki site devletlerini birbirine bağlayan patikaların oluşturduğu bir ulaşım sistemi olarak tanımlanıyor.
Akdeniz’in en bakir koylarından Toros Dağları’nın zirvelerine uzanan; Xanthos, Patara, Olympos ve Phaselis gibi, Likya’nın önemli antik kentlerinden geçen parkur, dünyanın en iyi 10 uzun mesafe yürüyüş rotasından birisi olarak gösteriliyor.
Kimisi dağların tepelerine inşa edilmiş ve günümüzde henüz az bilinen, tam 19 antik kenti barındıran bu eski çağ yolu, keyifli bir yürüyüş rotası vaadediyor.
Fethiye-Antalya arasında uzanan, 509 kilometreyle Türkiye’nin planlanmış en uzun yürüyüş parkuru olan Likya Yolu rotası ile ilgili çalışmalar 1992 yılında başlanmış ve 1999 yılında hizmete açılmış.
Likya Yolu’nun birinci bölümünde Faralya, Dodurga Köyü, Sdyma, Pınara – Letoon – Xanthos kentleri ve incecik kumlarıyla eski bir liman bölgesi olan Patara yer alıyor. İkinci bölümünde Antiphellos, Apollonia, Simena, Myra, Limyra, Rhodiapolis, Gagai, Melanippe, Gelidonia, Edrassa, Olympos, Chimaera ve Phaselis bulunuyor.
Kızıl çam ormanı arasındaki toprak yoldan gidiline Gelidonya Feneri rotasının yol üstü koylarının manzarasına da doyum olmuyor. Güzelliği ile göz çarpan koylar arasında Korsan Koyu (Melanippe) bunların en dikkat çekenlerinden birisi.
Antalya’nın Akdeniz’deki en uç noktası olan Gelidonya Burnu veya diğer adıyla Taşlık Burnu, Antalya’daki Teke Yarımadası’nın güney ucunda Kumluca’nın Mavikent Beldesinin Karaöz Mahallesinde yeralıyor.
Parkur üzerinde yer alan Gelidonya Feneri manzarası, 2007’de yılında Türkiye’nin en güzel manzarası seçilmiş. Likya Yolu’nda doğa yürüyüşü, tarihin derinlikleri ile günümüz arasında oluşturulan bir zaman tünelinde yürüyüşe benziyor.
1934’de Fransızların inşa ettiği Gelidonya Feneri’ne Karaöz’den gidiliyor. 9 km’lik yolun 7 km’sini araçla gitmek de mümkün ama yürümek en güzeli. Kızıl çam ağaçları arasında uzayan son 2 km sadece yürüyerek çıkılabiliyor.
Göz At: Likya Yolu’nda Görmeniz Gereken 12 Antik Kent
Doğa ve yürüyüş tutkunlarına inanılmaz güzel manzaralar sunan, dünyanın en önemli yürüyüş yollarından Likya Yolu, maceraperest ve özgür ruhları davet ediyor.